Ölümden sonra Yaşam...
Teknoloji başa bela mı değil mi?
“Değil tabii ki... Olur mu canım...
%90 nem beyninizi sulandırdı herhalde!” demez ShockHaber’ciler. Çünkü, "Aynalı Sazan" onlar için sadece bir
balık türüdür.. Neyse, Kubrick, 1968'de bunu görmüş ve 2001:
A Space Oddysey isimli efsane filminde bu konuya değinmiştir. HAL isimli
bilgisayarın, bir uzay istasyonunda ne HAL’tlar karıştırdığı ve başıboş kalan
bir teknolojinin ne kadar tehlikeli olabileceğini 34 sene önce anlatmış, bu
arada kendisinin de hiç aynalı sazan sevmediği ortaya çıkmıştır. New York
Times’lık bu girişten sonra gelelim ilk cümledeki sorunun açılımına...
Amerika’da 5-10 dangalağın biraraya gelerek kurduğu bir şirket var: ALCOR (Hiç
tanımadığımız adamlara da dangalak demek zorunda kaldık, ama hak ediyorlar,
niyesi, az sonra...) 120 bin doları bastırıyorsunuz arkadaşlara... Umut fakirin ekmeği, zenginin ikinci hayatına
dönüşmüş, olsun diyoruz. Peki bu adamlar niye dangalak? Diyelim ki teknoloji
inanılmaz boyutlara geldi ve gerçekten de bu Algida kıvamındaki arkadaşlar bir
şekilde canlandırıldı. Babalar kalktılar, beyinlerine yerleştirilen çipten
anında takvimsel bilgileri algıladılar... Yıl 2057. Pencereden dışarı baktılar.
Cam kuleler, araçlar havada uçuyor, teknolojik olay bitmiş. “All right”
diyorlar, mutlular. “Ulan, biz yine
de babadan kalma usul, bir ajansı dinleyelim...” diyip, duvardaki yansımaya CNN'i bulmasını söylüyorlar. Bir
10 dakika geçiyor, her şey yolunda. Ne Aids kalmış, ne kanser, ne de savaş ve
açlık. “Kim tutar bizi” diyip şöyle iyi bir bara gidip eğlenmek amacıyla
ışınlanmak üzereyken spikerin sesiyle oracıkta mıhlanıp kalıyorlar. Toksik falan değil, şokun
kralını geçirip oracıkta mefta oluyorlar. Ne mi diyor spiker onca badireden
sonra ikinci kez hayata gelen bu arkadaşları hücceten götürecek? Sadece
“Türkiye’nin Başbakanı Ecevit,
sağlığının son derece iyi olduğunu, görevinin başında olduğunu, erken seçimi
düşünmediğini ve AB için önemli adımların atıldığını söyledi..." Ayılan tekno-şoktan güm, ayılan güm. Haksız
mıyız dangalak demekte. Alcor’cular, lafımız size; Siz bırakın bu işi de dondurulmuş sebze işine girin, Dardanel
gibi. Sağlam para var o işte...
